27 Şubat 2020 gecesi Suriye’nin İdlib kenti kırsalında 33 canımızı yitirmiş olduğumuz haberini almanın derin üzüntüsü içindeyiz. Ülkemize başsağlığı diliyoruz.
Netblocks’un verilerine göre Türkiye’de internet kullanıcıları 16 saati aşkın süre boyunca Twitter, Facebook, YouTube, Instagram ve Whatsapp görüntü/video hizmetlerine erişim sağlayamadı. Servis sağlayıcıları ise “Facebook, Twitter ve Instagram gibi sosyal medya kanallarına erişimde kesintiler yaşanabilmektedir.” açıklaması ile yetindi. Daha önce her kritik olayda olduğu gibi bu olayda da devleti yönetenler, kendi sorumluluğunu üstlenmek yerine, önemli sosyal medya ve anlık mesajlaşma platformlarına erişimi yavaşlatmayı ve eleştirel görüş bildirilen hesaplar konusunda yasal işlem başlatıldığını basın yoluyla duyurmayı tercih etmiştir. Her ne kadar resmi makamlarca, kesinti ve yavaşlamanın kendileri tarafından yapılmadığı yoğunluk nedeniyle yaşandığı açıklansa da, yoğun kullanımın pek de mümkün olmadığı saatlerde dahi durumun değişmemesi açıklamayla örtüşmemektedir. Ayrıca VPN üzerinden sosyal medya sunucularına erişim sağlandığında bağlantı yavaşlığının ve kesintilerinin ortadan kalkması da ilgililerin açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını ortaya koymaktadır. Aynı makamlar bilinen en yaygın VPN adreslerini de engellemek için büyük bir telaş içindedir.
İçinde bulunduğumuz çağda iletişimin ve bilginin kontrol altına alınması, mızrağın çuvala girmesi gibi mümkün değildir. İnternet modern demokrasilerde başta ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin kullanılması bakımından önemli bir araçsal değere sahiptir. İnternetin sağladığı sosyal medya zemini kişilerin bilgi ve düşüncelerini açıklama, karşılıklı paylaşma ve yaymaları için vazgeçilmez niteliktedir. Söz konusu hakların özgürce kullanımı, bu gibi durumlarda daha da önem kazanmaktadır. Suç unsuru içermeyen eleştiri niteliğinde olan paylaşımlar nedeniyle halka gözdağı vermek, korku ortamı yaratmak, hükümet eliyle yapılan yurttaşın haber alma, yorum yapma hakkını engelleyen bu sansür özgür ve demokratik bir ülkede kabul edilemez. Tekrar vurgulamak isteriz ki, bilgiye erişim ve özgür internet bir insan hakkıdır, engellenemez!
Aşağıda imzaları bulunan İnternet Yaşamdır Platformu bileşenleri olarak, halkın haber alma hakkını ve ifade özgürlüğünü her zaman savunacağımızı belirtiyor, ülkemizi çağdışı ülkeler sınıfına sokacak uygulamaları kınıyoruz.
Diğer yandan tam bir güne yaklaşan internet kesintileri aralıklarla sürerken iktidar sözcülerinin özgürce, yasakladıkları sosyal medya olanaklarını kullanarak aralıksız olarak açıklamalar, kınamalar, gözdağı mesajları yayınlaması ve tehditler savurmasını acı bir ironi olarak tarihe kaydettiğimizi belirtmek istiyoruz.
Kısıtlama ve kesintilerin yanında sosyal medya, haber siteleri ve web sitelerinde yayınlanan aykırı görüşlere, istenmeyen görüntü ve haberlere karşı engelleme ve hatta sildirme işlemleri de hız kesmeden devam etmektedir. Tüm bu sansürlemeleri de tıpkı kesintiler gibi temel anayasal hak ve insan hakkı olan halkın haber alma ve ifade özgürlüğüne saldırı olarak niteliyor ve kınıyoruz.
Kamuoyunun tüm duyarlı kesimlerini, her türlü sansüre karşı ortak mücadeleye davet ediyoruz.
İnternet yaşamdır! İnternet kısıtlamaları ve sansür uygulamaları acilen sona erdirilmelidir.
1 Mart 2020
İnternet Yaşamdır Platformu Bileşenleri
- Alternatif Bilişim Derneği
- Ankara Barosu Bilişim Hukukçuları
- Bilgisayar Mühendisleri Odası
- Korsan Parti Hareketi
- Linux Kullanıcıları Derneği
- Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği
- Toplumsal Bilgi ve İletişim Derneği
- Pardus Kullanıcıları Derneği